23 Aralık 2014 Salı

Bakım Zamanı

Haftasonu Düzce'de abim ,Sibel,annem babam birlikte idik.Sibel den müthiş tarifler aldım.Saç ve cilt için.

Sıralıyorum bilginize :

Evigen ampul,Bephanten,Bmix ampuller normal şampuan katılır ve düzenli  kullanılır.
Aynı ampul 3 lüsü ile badem yağı ile saç maskesi yapılır.
Evigen ampul ile her gün 1 damla parmak ucları ile göz altlarına masaj yapılır.Durulanmaz cildin emmesi beklenir.

İşte böyle.Bugün hemen eczaneden ampullerimi aldım.Hepi topu 11 lira tuttu.Bir sürü bakım malzemesine harcayacağımıza vitamin deneyelim bir de.Bu rüzgara iş yerindeki arkadaşlarımı da kattım.Hepimiz evigen ,bmix,bepanthollendik.Hadi bakalım.Yarıyor mu göreceğiz.

15 Aralık 2014 Pazartesi

Hiç bir şey hayat kadar şaşırtıcı değildir.Yazı hariç.Yazı hariç.


*İş yerimin düzenlediği  yeni yıl partisinde bu sene Volkswagen Arena da idik.Cuma akşam üstü trafiği zor gelse de eğlendik coştuk pırıltılı dövme yaptırdık.Biraz hava aldık.

* Neredeyse hemen hemen her ayın ortası iş yeri mesaisindeyim.Cumartesi gece 3 te başlayan mesaim dün Pazar sabahı 9 da bitti.Kapıda bekleyen ailemle birlikte Maşukiye ye gittik.Bol güneş, bol oksijen , bal-kaymak,börek hımm güzel bir Pazar oldu.Yukarıdaki resim benim dereye karşı el sallayan gölgem.
Gece 10 da  kulağıma eğilip "Anneeee" diye seslenen oğluma rağmen uykuya teslim oldum.Oksijen ve uykusuzluk çarpması diyelim.

*Kara Kitap ı bitirdim .

Bir kaç ay önce   "Gölge Avcıları Kulübü" kitabını adıma imzalatırken okuduğum cümle ile bitii kitap.Bu hoş tesadüf beni mutlu etti.
Hiç birşey hayat kadar şaşırtıcı değildir.Yazı hariç.Yazı hariç.Evet tabii, tek teselli yazı hariç

Bu cümle ile sonlandı kitap.Orhan Pamuk un 2013 Ağustos unda kitabı yazış sürecinde neler yaşadığını anlattığı bir not da eklenmiş kitabın sonuna..Bu yazı, kitabın  bir anda terkedip bırakmadığı hissi verdi bana.Bir anda bıçak gibi bitmedi sanki hala yaşıyorum kitabı.


10 Aralık 2014 Çarşamba

Dalıp gitmişiz

Dalıp gitmişiz yola..Sen arabayı kullanırken ben yanında yolu izliyorum sabah mahmurluğu üzerimizde...Kimbilir nerelerde aklın , kimbilir nerelerde aklım...Bir gün başlıyor işte.Karanlıkta uyandığım bir sabah daha..Kendiliğinden saatin 6:35 olduğunu hissederek uyandığım sabahlardan biri.

Oğlumuz uyanmasın diye sessizce açtığım çekmecelerden çoraplarımı aldım yine..Geceden belirlediğim kıyafetlerime uzandı ellerim gardrobumda, ezberlemişçesine buldum eteğimin yerini..Giyindim ve sen her zamanki gibi ben hazırım dedin..Ben de 5 dk dedim.5 dk sonra tekerlek döner dedin.10 dk sonra çıktık evden.

Dalmışız gidiyoruz yolda..Kimbilir nerede aklın, kimbilir nerede aklım.Her zamanki gibi  E5 e bakıp ilerlerken, her zaman bıraktığın metro durağını kaçırdık ilk defa.Aa Esra kaçırdık dedin telaşla..Uyandım.Neredeydi aklımız ?

Yenisahra yerine Kozyatağından bindim metro ya.Her zamanki gibi ağır ağır ilerledim..Yürüyen merdivenlerden inerken önce gövdem kayboldu yavaş yavaş el sallarken sana sonrasında gözlerim.

Sahi ya nerdeydi aklımız ?

2 Aralık 2014 Salı

Kaos

İçim tuhaf.Hayatımın kararsızlık günlerini bakıcı arama günleri olarak hatırlayacağım.Doğum sonrası ilk işe başlarken yaşadığım bu kaosu tekrar yaşıyor olmak,iş mi ev mi ikileminde kalıp hiç birşeye odaklanamamak kötü. Bakıcımız ameliyat nedeniyle işi bırakıyor.Tabi bu süreçte insan sarrafı olabilseydim diye içimden geçirip hergün iş çıkışı görüştüğüm adayların gözlerinin içine bakıp bir ipucu yakalamaya çalışıyorum.Yanımızda iyiki Şerife anne var.75 yaşındaki kayınvalidem.. Hikaye ,olay anlatımları muhteşem, sohbeti iş sonrası biraz ağır gelse de akıcı,kendisiyle dalga geçebilen , annem duymasın mutfakta harikalar yaratabilen kalender bir kayınvalide.Benim için bir nevi anneanne gibi.Uzun ömürleri olsun...

Bazen hani böyle için şişer, ne yapıyorum ben bu dünyada dersin.İşte o kıvamdayım bu aralar.Böyle işte...