12 Mayıs 2009 Salı

Büyük Ada

Çok büyük zahmetlerle çıktığımız Aya Yorgi kilisesi aslında öyle gözümde büyüttüğüm kadar şatafatlı değildi...
Önce bir hayal kırıklığı olsa da , manzarının büyüsüyle kendimden geçtim. Tepelerden, denizi ve koca alana yayılmış yeşilliği izlemek ne müthiş bir zevk veriyordu insana.

Yoğun fayton trafiği ve atların sebep olduğu müthiş koku eşliğinde bisiklete binmek zor olsa da bambaşka bir yerdeymişsin hissini yaşamak için ideal bir yer Büyük Ada.Olağanın dışına çıkmadan bu hayatın gerçekten anlamsız olduğunu kanıtlar gibiydi bu tur. Uzun zamandır ihtiyaç duyulan, ruhun açlığını doyurcak nitelikte bir bambaşkalıktı.

Durup durup fotoğraf çektim.Bu asil martı benim favorim.En büyük hayalimse martı sesleriyle uyanmak bir yerde ,bir gün , bir şekilde.

2 yorum:

  1. Yıl 2015 sabahları martı sesi o kadar çekici değilmiş.Belki deniz sesi ile birlikte düşünmüştüm bunu.:)

    YanıtlaSil
  2. Yıl 2016 Martı sesleri hala çekici değil.Çok iriler.2009 da neden martıları çekici bulduğumu anlaymıyorum

    YanıtlaSil

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.