12 Temmuz 2009 Pazar

Temmuzu Yaşarken



İlk defa bir baş aşçı ile tanıştım.Osmanlı Saray mutfağının ustası Fatih Abi ile güzel bir akşam yemeğinde muhabbet ettik.Güzel sohbeti bizi kendimizden geçirdi.Görgüsü ve bilgi ile akşamımıza renk kattı..Fatih abi ile bir dahaki sohbeti sabırsızlıkla bekliyorum.Ondan öğrenicek çok şey var.Moğollardan tutun saray mutfağına , İstanbulun en güzel mekanlarından, garsonların nasıl eğitilmesi gerektiğine kadar herşeyden bahsettik.Bunlar sadece aklımda kalanlar.Kibarlığı,nezaketi ile kendisi uzun süre aklımdan silinmeyecek.

Bu hafta biriyle daha tanıştım.Asıl mesleği avukatlık olan bu aralar yazarlık yapan 'Can'.Görme engelli olmasına rağmen hayata bağlılığı imrendirecek türden.Romanının 45 sayfalık kısmını tamamlamış.Türkler hakkında araştırma yapıp bunu kaleme alan Can, son derece nazik ve hayata sıkı sıkı bağlı.Neşeli temiz yüzü insanı muhabbete iten sıcaklığı ile tanıştığım güzel insanlardan biri o.

Bunların yanında Farnajitm kendini unutturmak ne kelime geçmiyor bile.Suyun tadı,yemeklerin lezzetini özlüyorum.Sesim de bir erkek çocuğunkinden farksız.

Bambu ağacının ipliğinden yapılmış havlu aldım.Bu ne lüks demeyin.Sadece merak.Aslında evdeki havluların sertliğinden yakınan babama da bir tane almalıyım :) Deneyin gerçekten yumuşacık !

Birde tatil olsa şöyle denize ,güneşe doysam...Ahh !

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.